8 Ağustos 2012 Çarşamba

“İsa Hanginiz?” kitabından…


 



“Chopin, imdadına yetişmişti. Yetişmiş ve doğrudan işe koyulmuştu. Hayatımın sökülmüş yerlerini içten, ilk karşılaşmada ahengi kestirilemeyecek, hemen anlaşılamyacak, çook derinlerden geçer görünmez bir iğneyle, öyle el çabukluğuyla falan… hamarat… birbirine tutturmuştu.” S.8



“…annemi aradım…böylece bir yol daha bulmuş oldum dünyaya çıkan.” S.9

“…hayat benim için ter dönmüş bir kaplumbağayı andırıyordu işte!” s.9

“Zayıf bir hafıza, sağlıklı bir bedeb ve pozitif kişilik bu hayatta hiçbir b.ku halledemiyor…” s.29

“İnsan ruhunun koordinatlarını gerçekten kaybediyor.” S.31

“Ama sonuçta Tarkovski’nin dağılmış haline bakılırsa yenilgiyi de büyütmüşlerdi işe.” S.36

“Sırf açılmak için, sırf içini dökmek için kurbanlar arayan tiplerdi bunlar.” S. 38

“Kadınların hepsi başka kültürden bana göre. Şiir gibiler onlar da. Aslında tam anlaşılamazlar. Başka dillere tercüme edilemezler. Hatta kendi dillerine bile tercüme edilemezler.” S.47

“Erkeler hep haklı olmanın izini sürdüler; gayret edip ilerledikleri kadarıyla da kaybettiler.”s48

“’Hissetiğimiz organ hasta demektir.’” S. 50

“Kaderin beni amatör bir Hızır olarak görevlendirmiş olmasında Sven’in suçu yoktu.” S.74

“Delilik!, Korkuların babası.” S.93

“Kenidmi bir batıl inanca inandır gibi inandırmalıyım hayata. Kadınla, alkolle değil. Sözle. Var olduğumdan başlıyorum her defasında. Var olduğuma kendimi inandırmam vakit alıyor. Çok yavaşım.” S.106

“Kalp mesela niçin kalp krizi geçiri? Çünkü dayanabileceği eşiği aşmıştır. İnsan aklı çıldırmayo icat eder aslında.” S.124

“Hayatın elinde sona kalmış bir kart hep bulunur…” s.147

“Şiir elimdeki son kart gibiydi.” S.223

“Zaman,…iyileştirecekti ikisinin ortak yarasını. Ama bilmiyordu ki yaranın kendisidir zaten zaman.” S.148

“…dünyada hiçbir şeyin yolunda gitmdiğine kimse iyi bir besteciden daha çok inanmaz. Aramızda en huzursuzumuz bestecidir. Besteci, hiçbir nesnenin bir diğeriyle uyumlu (ahenkli) olmadığına en derin biçimde inanmış kimsedir. Onun içindir ki, uyumu, nesnesi yeryüznde olmayan bir şeyde bulur ve ortaya çıkarır: Seste.” S.196